Değerli arkadaşlar Ardahan ilinin açılış fotoğrafları geldiğinde içimiz burkuldu.. Şaşalı açılışları gördükten sonra gariban illerin sade ama bir o kadar da anlamlı açılışına şöyle bir dikkatlice bakınız... Tarihe tanıklık ediyoruz, farkında mısınız?
Her yaşanan yıllar gün gelir tarih olur ve her tanık olanlar da birer şahididir o dönemin; her hayat bir roman dediğimiz gibi…
Üzerlerinde bazı iller gibi tek tip açılış formaları yok. Sayıları da iki elin parmakları gibi.
Ancak bazı dönemler vardır ki hakikaten ayrı bir önemi vardır; mesela Ardahanlı hakemlerin sezon açılışı gibi..
Büyük illerin açılışlarını gören gariban illerin hakemleri dönemde yaşayanlar bir açılışın tarihe bu kadar etki edebileceğini düşünememişlerdi, muhtemelen!
Hakemlik her yerde zor ama doğu da daha zor. MHK İstinye’den çıkmalı. MHK Başkanı Zekeriya Alp sadece İstanbul’un açılışına katılmamalı. Mesela Ardahan’a gelmeli, Mesela Hakkâri’ye gitmeli, mesela Hatay’a, mesela Bodrum’da tatil yaparken Muğlalı hakemlerini de ziyaret etmeli.
Hakemleri yönetenler ülkenin tüm coğrafik yapısını bilmeli. Tabi canım ben çok iyi biliyorum diyenler var ya aslında hiçbir şey bilmiyorlar. Sadece tanıdıkları bazı kişiler tarafından aslında kandırıldıklarının farkında değiller. Bu bir travmatik durumdur. Bu insanın yaşam enerjisini çalar?
Şimdi MHK’ya soralım Bir ülkede yaşayıp da böyle hisseden insanlar mutlu olabilirler mi?
Yarınlarına güvenebilir, hakem camiasına ve Türk sporuna yararlı biri olayım diye çırpınabilir mi?
******
Ülkeyi karış karış ediyorum.. Tanıdığım çoğu kişi diyor ki: Hakemlik sevgisi zihinlerden ve kalplerden silinemez!
Siz öyle sanın! Bizim için geçerli bunlar; biz geldik elli beş yaşımıza, bir nesil daha görür müyüz, bilinmez!
Diyelim ki bizim genç hakemlerimiz doğuda yaşanlar ile batıdakini görüyor ve başlıyorlar isyan etmeye.. Hadi gel de isyan etme..!
Gayet iyi bilirsiniz ki genç hakemler geçmişi pek kurcalamazlar ve sadece alacağı maça bakarlar.
Eğer konu içinde kendileri yoksa pek de dinlemezler.
******
Kimse kusuruma bakmasın!
Epey geniş bir açıdan aldım, farkındayım! Ama ülkemizde bunlar da yaşanıyor ve birileri de yazması lazım. Herkes kendi işini yapacak. Biz de kendi işimize bakıyoruz. Başını kaldırabildiğin anda gerçekleri görürsün; yoksa o çıkmaz kuyudan çıkmadıkça debelendikçe debelenirsin!
******
Eski bir hakem olarak, aklım erdiğince, algılamaya çalışıyorum yaşananları; Nerelerden nerelere geldik?
Büyük şehirlere malzeme yardımı yapan arkadaşlar neden Anadolu’nun bu ücra köşelerini görmezlikten geliyorlar?
O gariban illerin genç zihinlerinden şu düşünceler süzülüyor; O hakemler bizlerden daha mı değerli?
Parası olmadığı için spor malzemesi alamayan gençler, işsizlikten neredeyse evine gittiğinde cinnet getirmeye ramak kalan insanlar..
TFF, evlatlarına eşit muamele yapmalı. Hadi Üst Klasmanlardakilere malzeme yığınağı yapıyorsun 81 ile de bari açılış malzemesi gönder.
Şu fotoğrafa bakıp üzülmeyen bir insan eğer ki başka şeylere üzülüyorsa, kusura bakmayın ama hem insanlığını… Hem de sahip olduğu mevkiini! Sorgularım..
O mevki ki adalet duygusunun, eşit muamelenin, hakemlere ve gözlemcilere karşı duyulması gereken sorumluluğun merkezidir;!
******
Ben Ardahanlı hakem kardeşlerimi kutluyorum. Hakemliğin bir tutku olduğunu, hakemliğin kriterlerinin vecibelerini yerine getirdikleri için. Sizler yalnız değilsiniz. Göreceksiniz sizlere yardım edenler mutlaka olacak. Etmezler ise de kendileri bilirler.. Yardımlaşma ile ilgili bazı atasözleri var isterseniz onları da bir hatırlayalım..
Yardımlaşmayla İlgili Atasözleri
Kele, köseden yardım gelmez
Komşu komşunun külüne muhtaçtır
Veren eli herkes öper
Verirsen doyur, vurursan duyur
İyilik eden iyilik bulur.
Az veren candan, çok veren maldan
Yalnız taş duvar olmaz.
Ne verirsen elinle, o gider seninle
El eli yıkar, iki el de yüzü.
Dost dostun eyerlenmiş atıdır.
|