Merkez Hakem Kurulu, son günlerin gündemine dair hakem ve gözlemcilere bir yazı gönderdi.
Bu yazıyı aynen yayımlıyoruz ve sonunda da yorumumuzu ilave edeceğiz.
Değerli Hakemlerimiz ve Gözlemcilerimiz;
Federasyon Başkanımız Sn. İbrahim Ethem Hacıosmanoğlu'nun 22 Kasım 2024 Cuma günü üst klasman hakem semineri kapanış yemeğinde hakem camiasına yönelik yaptığı konuşmada talimat olarak bildirdiği konular aşağıda yer almaktadır:
1. Üyelik ve Aidat Zorunluluğu:
Hiçbir hakem veya gözlemcimizin herhangi bir derneğe üye olma ya da aidat ödeme zorunluluğu bulunmamaktadır. Bu durum, ilgili mevzuatlarla da net bir şekilde belirtilmiştir. Hakem camiasında bu konuyla ilgili dolaşan söylenti ve yanlış bilgilendirmelerin önüne geçmek amacıyla, hakem ve gözlemcilerimizin kendilerini bu konuda herhangi bir zorunluluk altında hissetmemeleri önem arz etmektedir.
2. Kurumsal Aidiyet ve Yetki:
Hakem ve gözlemcilerimizin terfi, atama vb. hakemlikle ilgili kariyerini ilgilendiren her türlü konuda tek sorumlu makam Merkez Hakem Kurulu'dur. Bu kapsamda tüm hakem ve gözlemcilerimizin kurumsal aidiyetlerinin sadece Türkiye Futbol Federasyonu'na karşı olması ve bunun güçlendirilmesi büyük önem taşımaktadır.
3. Federasyonun Sorumlulukları:
Başta Merkez Hakem Kurulu olmak üzere, Türkiye Futbol Federasyonu bünyesindeki tüm kurullar, hakemlerimizin ihtiyaçlarını karşılamak, en iyi eğitim ve maç koşullarını sağlamakla görevli ve sorumludur.
4. Disiplin ve İletişim:
Hakem ve gözlemciler arasında kurumsal aidiyet ve toplumsal güveni zedeleyecek her türlü davranış ve söylemden kaçınılmalıdır. Hakemlikle ilgili her türlü ihtiyaç ve talepler yalnızca yetkili makam olan Merkez Hakem Kurulu'na iletilmelidir. Hakemlikle ilgili her türlü ihtiyaç görevi/statüsü/taljmat gereği Türkiye Futbol Federasyonu'nca karşılanacaktır.
Bu talimat ve açıklamalar doğrultusunda tüm hakem ve gözlemcilerimizin gerekli hassasiyeti göstermelerini önemle rica ederiz.
Merkez Hakem Kurulu
BİR YORUM
Merkez Hakem Kurulu, kendisine ait olan çoğu yetki ve sorumlulukları sanki Hakem derneği kullanıyor kompleksi ile bildiri yayımlamış. Bakanlar Kurulu Kararı ile adının başına “ Türkiye “ unvanını alan, 81 ilde örgütlenmiş ve TFF Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun içinde yerini alan hakemlikle ilgili tüzel bir kurumun yetkilerini de üstlenmeye kalkışarak haddini de aşmış.
Deniyor ki;
* Hakem ve gözlemcilerimizin terfi, atama vb. hakemlikle ilgili kariyerini ilgilendiren her türlü konuda tek sorumlu makam Merkez Hakem Kurulu'dur.
Allah aşkına bu nasıl bir söylem.. Şimdiye kadar gelmiş geçmiş hangi MHK, hakem atamasını derneğe bıraktı da dernek yöneticileri yaptı?
Bu yazı daha önce görev yapmış MHK’ları da itham altında bırakmıyor mu?
Veya daha önce kurullarda sizlerde bulundunuz. Siz derneklere atama yapma izni verdiniz mi?
MHK’lara gelmek için önce dernek yöneticileri olanlar oldu. Oralarda isim yapıp daha sonra MHK üyesi olanlar kendilerinin oralara gelmesine vesile olanlara diyet borcu ödeyip kıyaklar yaptığını defalarca ülke hakemliği şahit oldu. (Burada yarası olan gocunsun) Herkese aynı gözle bakamayız.
Soruyoruz; Sizler MHK’lara gelirken derneğin desteğini gördünüz mü? Veya sizler dernek yöneticilerini seçmek için çaba sarf ettiniz mi?
*Başta Merkez Hakem Kurulu olmak üzere, Türkiye Futbol Federasyonu bünyesindeki tüm kurullar, hakemlerimizin ihtiyaçlarını karşılamak, en iyi eğitim ve maç koşullarını sağlamakla görevli ve sorumludur “DİYORSUNUZ”
Keşke bu dediklerinizi yapabilseniz. İşte o zaman alınlarınızdan öperiz. Ama bu dediklerinizin yarısının bile olamayacağı düşüncesindeyiz.
Mesela her ilde hakemler dövülüyor. Hakaretlere uğruyor. En basitinden bu hakemlere avukatlar tutulup, hastane masrafları karşılanacak mı?
Aşağıda derneklerimizin sürekli haberlerini yaptığımız konularda hangisine yardımcı olacaklar?
*İftarlar,
*Sezon açılışları,
*Özel misafirleri geldiğinde yemekler,
*Haftada en az iki gün yapılan antrenmanların yer tahsisini,
*Antrenman malzemelerini,
*Eğitim için yer ve malzeme yardımlarını,
*Aylık eğitimlerde hakemlere verilen ikramlar,
*Hakemlerin antrenmanlarda kullanması için dağıtılan şort tişört verebilecekler mi?
MHK’lar ezelinden beri İHK’lara destek sağlamıyorlar. Sağlamayı da akıllarından bile geçirmiyorlar.
*İHK’ların toplanabileceği ve geç saatlere kadar çalıştıkları için akşam yemeği verebilecekler mi?
*İl Hakem kurullarının atamalar yaptığı zamanlarda kullanacağı oda, kırtasiye, kargo giderleri, internet ve telefon gibi birçok giderlerini karşılayacaklar mı?
*Hakemlere eşofman, yağmurluk ve kaban sağlayabilecekler mi?
Bunları yapabilirler mi? Yapabilirler.
İstedikleri oranda başarılı olabilirler mi? İşte orada çok sağlıklı olacağını düşünmüyoruz.
Neden diyeceksiniz? Eskiden müsabaka bitiminde ödenen maç paraları bile 2-3 ay sonra ödenirse, hangi kurum bu hizmetler için kredi açacak? “Zor dostum zor” şarkısı söylenip durur.
Bu yazının altına imza atan MHK üyelerinin bile inandıklarına biz inanmıyoruz. Mecburiyet karşısında yazılmış bir yazı hüviyetinde olsa gerek..!
TFF ile TFFHGD arasında orta yol bulunur.
Camiada günün konuşmaları şunlar; Peki, bu duruma düşürenler camiaya hesap vermeyecekler mi?
Dernek, ne MHK ve ne de TFF’nin rakibi ya da hasmı değildir. Bu kurumların başındakilerin zaman zaman görev ve yetkilerini aşmaları, kurumların yetki ve sorumluluklarının sürekli istismar edilecekleri anlamına asla gelmez.
Dernek Yönetimlerinin MHK işlerine karışmaları ve oluşumlarına müdahale etmeleri ne kadar yanlış ise, MHK yönetimlerinin de dernek şube ve genel merkez oluşumlarına müdahale etmeleri o denli yanlıştır.
Kendi kapısının önünü temizleyemeyenlerin, sokağın pisliğinden şikayetleri kabul edilemez.
Çok genel bir yaklaşımla dernek hakemlerin sosyal değerlerinden, TFF ve MHK’lar hakem ve gözlemcilerin teknik gelişiminden sorumlu olmalıdır.
TFF ve MHK her şeyden önce, il örgütlenmelerini tamamlamak suretiyle İHK’lerin büro ikametini ve tüm araç gereçlerini, malzemelerini, mali gereksinimlerini karşılamalı, tavanda bahsedilen müdahalelerin, tabanda önlenmesini gerçekleştirmelidir.
Sözün özü; 1989 yılı ruhunu yaşamayanların, kurum ve kuruluşların varoluş gerekçelerini kavramaları oldukça zordur.